Bir İnsanın İlişkilerinin Niteliği, O İnsanın Yaşamının Kalitesini Belirler.; İnsan, ilişkileri içinde sürekli olarak “yeniden tanımlanan” bir varlıktır.; İnsan ilişkilerinin temelini ise iletişim süreçleri oluşturur.; İki insan birbirinin farkına vardığı anda iletişim başlar.; Aynı sosyal ortam içinde yer alan kişilerin söyledikleri sözler ve hareketleri kadar, hareketsizlikleri, susmaları, beden duruşları ve yüz ifadeleri, hepsi anlamlı birer mesaj oluşturur.; İyi bir dinleyici, iletişim kurduğu kişinin yalnız söylediklerini değil, yüzü, eli, kolu ve bedeniyle yaptıklarını da “duyar.; ” Bir aracın sürücüsü, yolda kendinden başka araç yokmuş gibi davranırsa, trafik kazası olur.; Bir kişi konuşurken, karşısındakini nasıl etkilediğini düşünmeden, kendi bildiği yönde istediğini söylerse “iletişim kazası” ortaya çıkar.; İlişkilerimizde, verdiğimiz mesajların sorumluluğunun bilincinde olmamız, iletişim kazalarını önler.; Bu varsayım toplumsal düzeyde de geçerlidir.; Kişi farkında olsun ya da olmasın, toplumla da sürekli ilişki içindedir.; Bir toplumda “Herkes benim gibi düşünmelidir, benim düşünce tarzım en doğrusudur,” tutumu ağır basarsa, akılcı tartışmalar yerine duygusal çatışmalar ortaya çıkar.; İnsan hayatını mercek altına alıp, insana dair her hikâyeden bir anlam çıkarabilen bilgeliğiyle değerli Doğan Cüceloğlu, kimliklerin ötesinde, canların temas içinde olduğu “insan insana” bir ilişkinin mümkün olduğunu bize hatırlatıyor.; Kalıpları tekrarlamaktan kurtulabilmeniz, insan ilişkilerine anlamsal zenginliği ve derinliği getirebilmeniz için iletişim süreçlerini uygun ve etkili bir biçimde uygulamanıza yönelik bilgi ve becerileri sunuyor.; İletişim sorunlarını çözmeden doyumlu bir yaşam sürdürmenin olanaksız olduğunun ve insanın isterse kendini değiştirip geliştirebileceğinin altını çiziyor.